İnsanın bir ayırıcı özelliği de irade sahibi olmasıdır. Yani hayvanlar içgüdüleri insanlar iradesi-aklıyla eyleme geçer, davranış sergiler.
İrade nedir peki?
Sözcük anlamına göre, insanın bir şey karşısında önce seçmesi, karar vermesi ve bu doğrultuda harekete geçmesi. Buna göre seçmede, karar vermede işin içerisine akıl, muhakeme gibi hususlar girer.
Neyse konumuzu uzatmayalım da irade dediğimizde de ortaya şu çıkıyor, üst irade ve bireysel irade.
İş karıştı değil mi? J
Bazen bu konuyu ifade ederken üst akıl ve bireysel akıl şeklinde de tanımlamak mümkün.
Burada üst irade nedir diye sorarsak, üst irade bazen Tanrı bazen derin devlet bazen emperyal güç oluyor!
Yanisi şu ki bireysel irademizi ortaya koyarken bizi güdüleyen, etkileyen üst iradeden bağımsız değiliz çoğu zaman.
Şu da oluyor tabi üst irade bireysel irademizi yok sayabiliyor. Biz A derken sonuç B çıkabilir!
Hani bunu açıklayan bir atasözümüz de var ya: Neye niyet neye kısmet!
Şimdi ben niye kapalı anlatıyorum, çünkü burada da üst iradeden çekinme hali var!
Bu bilhassa toplumun siyasal tercihlerinde söz konusudur.
Peki bundan aslında özgür olmadığımız anlamı çıkıyorsa ne yapacağız?
El cevap: En azından duruşumuz korumaya, irademizi beyan etmeye ve düşünmeye devam edeceğiz. Zira henüz düşünmemizi engelleyen bir metodu bulamadılar!