Hissedebilmek, düşünebilmek, iyileşebilmek, duygulanabilmek bazen de öfkelenebilmek.
Ben ilkyazımda hissedilebilmeyi kaleme alacağım. Çünkü öyle hissizleşmiş ki dünya, karşısında yaşananları film gibi izler hale gelmiş durumda. İnsanlıktan uzak film gibi yaşantılar içinde.
Çokça söylenen o söz ben ne yapabilirim ki, biz ne yapabiliriz ki…
Toplumların değişebilmesi için ilk önce insanın değişmek istemesi gerekli. Her bir birey kendini değiştirip geliştirmesi ne olduğunun farkına varması yapabileceklerinin en doğrusunu düşünebilmesi gerekir aslında.
Toplumun şu anki durumu bir yere sıkıştırılmış ve bazı düşüncelere kaptırılmış hissizleşmiş sadece kazanmak, harcama yapmak, eğlenmek gibi dünyevi düşüncelerle hayatı yaşamaya odaklandırılmış bir durum halinde…
Fikir ve düşünceleriyle hayata anlam katma gücüne sahip olan insanoğlu, günümüzde her şeyden uzak sabit yaşantılarla dünyada olan biten olaylara sessiz kalıyor ve hissizleştirildiği içinde eyleme geçemiyor.
Yazıma son verirken Can Yücel’in “Farkında Olmalı İnsan…” şiirinden bir bölüm bırakıyorum….
“Farkında Olmalı İnsan…
Kendisinin, Hayatın Olayların, Gidişatın Farkında Olmalı.
Farkı Fark Etmeli, Fark Ettiğini De Fark Ettirmemeli Bazen…”