Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan BM'de yoğun diplomasi trafiği

 Cumhurbaşkanı Erdoğan, temasları kapsamında ilk gün Türkevi'nde Gürcistan Başbakanı Irakli Garibaşvili'yi kabul etti. Kabulde Cumhurbaşkanı Erdoğan, Orta Koridor'un hayata geçirilmesinin önemini vurguladı, Bakü-Tiflis-Kars demir yolunun süratle operasyonel hale getirilmesinin beklendiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkevi'nde Cezayir Cumhurbaşkanı Abdülmecid Tebbun ile görüşmesinin gündemi, iki ülke siyasi ve ekonomik ilişkilerinin yanı sıra Afrika'daki gerilimler ve iki ülkenin çözüm önerileri oldu. Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşme sonrası X sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımda, "Köklü bağlara sahip olduğumuz Cezayir ile işbirliğimizi her alanda geliştirmeyi sürdüreceğiz." ifadesini kullandı. Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Duda ile New York'taki temaslarının ikinci gününde bir araya gelen Cumhurbaşkanı Erdoğan, görüşme sonrasında yaptığı paylaşımda ikili ilişkilerin yanı sıra bölgesel konuları da ele alma fırsatı bulduklarını kaydetti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, New York'taki temasları kapsamında NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg'i de kabul etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, kabulün ardından yaptığı açıklamada, "NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg ile BM 78'inci Genel Kurulu marjında bir araya geldik, gündemimizdeki bölgesel ve küresel meseleleri değerlendirdik. Her zaman olduğu gibi NATO misyonlarına en aktif destek veren ülkelerden biri olmayı sürdüreceğiz." ifadesini kullandı. BM GENEL KURULUNDA 13. HİTAP New York'taki temaslarının üçüncü gününde BM Genel Kuruluna hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, geçmiş yıllarda başbakan, ardından cumhurbaşkanı sıfatıyla katıldığı 13'üncü BM Genel Kurulundaki hitabını 7'nci sırada yaptı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın gündeminde, Türkiye'nin dış politikası, 6 Şubat'ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremler, Rusya-Ukrayna Savaşı, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC), Azerbaycan'ın Karabağ'daki antiterör operasyonu, Suriye'deki gelişmeler ve terörle mücadele konuları yer aldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında BM'nin yapısına yönelik "Dünya beşten büyüktür, daha adil bir dünya mümkündür." mesajını bir kez daha vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın bu sözleri Genel Kurulda alkışlandı. NETANYAHU İLE GÖRÜŞMEDE GÜNDEM İŞ BİRLİĞİ ALANLARI Cumhurbaşkanı Erdoğan, BM Genel Kuruluna hitabının ardından Türkevi'nde İtalya Başbakanı Georgia Meloni ve İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu'yu kabul etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Netanyahu'yu kabulünde gündem, ikili ilişkilerin yanı sıra İsrail-Filistin ihtilafıyla ilgili son gelişmeler oldu. Türkiye'nin İsrail ile enerji, teknoloji, inovasyon, yapay zeka ve siber güvenlik alanlarında ortak çalışmalar yapabileceğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, barışın egemen olduğu bir dünya için hep birlikte çalışılması gerektiğini söyledi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Metropolitan Sanat Müzesi'nde ABD Başkanı Joe Biden ve eşinin, heyet başkanları ve eşleri onuruna verdiği resepsiyona da katıldı. TEMASLAR SON GÜNDE DE HIZ KESMEDİ New York'taki temaslarının son gününde Güney Afrika Cumhurbaşkanı Cyril Ramaphosa ile görüşen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Türkiye olarak Afrika Kıtası ile yakın işbirliğimizi, ortaklığımızı ve dayanışmamızı devam ettireceğiz." paylaşımında bulundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, New York'ta Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'i kabulünde gündem yoğundu. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Miçotakis'in görüşmesinde iki lider, Türkiye ile Yunanistan arasındaki ilişkilerde mevcut olumlu iklimi ve bunu muhafaza etme kararlılığını teyit etti. Görüşmede, göç konusunun her iki ülke için ortak bir sınama olduğu bilinciyle bu meselenin ele alınması için birlikte çalışma konusunda da anlaşma sağlandı. İki ülke temaslarına ilişkin yol haritası ve zaman çizelgesinin de teyit edildiği görüşmede iki ülkenin dışişleri bakan yardımcılarının ekimde bir araya gelmesi, kasımda Güven Arttırıcı Önlemler, 7 Aralık'ta ise Türkiye-Yunanistan Yüksek Düzeyli İşbirliği Konseyi Toplantısı'nın yapılması kararlaştırıldı. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Miçotakis'in ardından Malezya Başbakanı Enver İbrahim'i kabul etti. Açıklamada, "Son dönemde bazı Avrupa ülkelerinde ifade özgürlüğü kisvesi altında Kur'an-ı Kerim nüshalarının yakıldığı olayların yanı sıra İslam'a ve Müslümanlara yönelik istismar, nefret söylemi ve saldırganlığı teşvik eden popülist söylemleri en güçlü şekilde kınıyoruz." ifadesine yer verildi. İki lider, hükümetler dahil tüm paydaşlara, ayrımcılık, yabancı düşmanlığı, ırkçılık ve nefret söyleminin uluslararası insan haklarına uygun ele alınması çabalarını artırmaları çağrısı yaptı.